22. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi , Antalya, Türkiye, 9 - 12 Mart 2022, ss.420-421, (Tam Metin Bildiri)
Olgu
İki yıl önce İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü (HIV)
infeksiyonu tanısı alan ancak tıbbi tedavi almayan
hasta 39 yaşındaki erkek hasta, yaklaşık iki aydır
devam eden ve bir hafta önce şiddetlenen baş
ağrısı ve denge bozukluğu şikayetleri nedeni ile
merkezimize başvurdu. Nörolojik yakınmaları
açısından değerlendirilen hastanın beyin bilgisayarlı
tomografi (BT) ve manyetik rezonans görüntüleme
(MRG) tetkiklerinde akut bir patoloji tespit edilmedi.
Başvuru sırasında çalışılan CD4 hücre sayısı: 14/mm3,
HIV Ribonükleik asit (RNA): 4860000 kopya/ml olarak
raporlandı. İnfektif patolojilerin araştırılması için
lomber ponksiyon (LP) yapıldı (Tablo 1). Menenjit
etkenlerinin araştırıldığı polimeraz zincir reaksiyonu
(polymerase chain reaction- PCR) panelinde
Crytoccoc neoformans/gatti deoksirübo nükleik
asit (DNA) ve Cytomegalo virüs (CMV) DNA tespit
edildi. (Tablo 2). Hastaya kriptokok meningoensefalit
tedavisi başlandı. CMV aktif infeksiyon odağı
araştırılması amacı ile göz hastalıkları uzmanlarınca
değerlendirilen hastada CMV retiniti saptandı.
Tedaviye gansiklovir eklendi. Birinci hafta sonunda
klinik yakınmalarında azalma görüldü. BOS’ta, C.
Neoformans üremesi ikinci haftada raporlandı.
Nörolojik yakınmaları olmayan ve genel durumu
iyileşen hastanın antiretroviral tedavisine üçüncü
haftada başlandı. Elektif özofagogastroduodenoskopi
planlanan hastada COVID-19 pcr testi pozitif saptandı.
Aktif solunum semptomu olmayan ve başvuru
şikayetlerinde belirgin düzelme tespit edilen hasta
ilaç tedavileri ve izolasyon önerileri ile taburcu edildi.
C. neoformans’ta klinik semptomlar tipik olarak bir
ile iki haftalık bir süre içinde yavaş yavaş başlar. En sık
görülen semptomlar ateş, halsizlik ve baş ağrısıdır (1).Bir LP’den önce, kafa içi basınç artışı ve/veya merkezi
sinir sistemi (MSS) kitle lezyonları olduğundan
şüphelenilen hastalarda beyin görüntülemesi
yapılmalıdır. Kriptokokal meningoensefalitlerin
tümü pozitif görüntüleme bulgularına sahip
değildir ve normal beyin görüntülemesi
kriptokokal meningoensefaliti dışlamaz (2).
CMV organ hastalığının teşhisi tipik olarak klinik
prezantasyon ve mümkün olduğunda dokudaki
virüsün kanıtı temelinde yapılır. CMV DNA, CMV
hastalığı yokluğunda da HIV ile infekte bireylerin
BOS’unda saptanabilir (3). CMV retiniti genellikle
deneyimli bir oftalmolog tarafından yapılan
oftalmoskopik muayene aracılığıyla gözlenen
karakteristik retina değişikliklerinin tanınmasına
dayanarak teşhis edilir (4).
Sonuç
Bu vaka özelinde vurgulanmasında fayda gördüğümüz
bazı bulgularımız:
1- HIV pozitif bireylerde kriptokok
meningoensefalitinde radyolojik bulgu her zaman
olmayabilir
2-CMV hastalığında moleküler testlerin tanısal değeri
sınırlıdır
3-Birden fazla fırsatçı infeksiyonu eş zamanlı
bulunabilir ve ciddi immünsuprese vakalarda bütün
organ ve sistemler bu amaçla değerlendirilmelidir.