Aim: Preschool and school children are the most important groups for preventive dentistry because of the beginning for oral hygiene and tooth brushing habit in that period of life. It may be speculated there is little information about preschool and school children's oral health and benefit of preventive dentistry on early childhood for future oral health in Turkey. This study aims to put forward the importance of preventive dentistry in early childhood by determination of dental status of the children living in similar social status. Material and Methods: 185 children, living in orphanage, divided into two groups; (0-5 age group) and (6-12 age group). Plaque index (Silness-Löe) and gingival index (Löe-Silness) were used for determination of gingival health and also dmf scores were taken for determination of the dental health. Data were analyzed by Kruskal-Wallis test. Results: In the first group (0-5 age) caries ratio was found 41,6%. Twenty-one children had caries free mouth (58,3%) and only one child had an extracted tooth. In the second group (6-12 age) caries ratio was 88%. Seventeen children had caries free mouth (11,4%) whereas 28 of them had severe gingivitis (18,7%). 15 children had missing teeth. There was a significant difference between 0-5 and 6-12 age groups by means of gingivitis and dental caries (p<0,001). Conclusion: These findings suggest that preventive dentistry regimens should be started at early childhood. Although multifactorial blaming status, especially socio-economic level exists oral health, preventive dentistry is the examination that decreases the effect of these multifactorial statuses.
Amaç: Oral hijyen alışkanlıklarının edinme çağı olması sebebiyle okul öncesi ve okul çağındaki çocuklar koruyucu diş hekimliği açısından çok önemli bir grubu oluşturmaktadırlar. Türkiye'deki okul öncesi ve okul çağındaki çocukların ağız sağlığı ile ilgili ve gelecekteki ağız sağlıkları açısından koruyucu diş hekimliğinin bu dönemdeki uygulamalarına dair çok az veri bulunmaktadır. Çalışmamızın amacı benzer sosyal statüye sahip çocukların dental durumlarının saptanması yoluyla koruyucu diş hekimliğinin erken çocukluk dönemindeki önemini ortaya koymaktır. Materyal ve Yöntem Çalışmamıza çocuk yetiştirme yurdunda yaşayan, 0-5 yaş ve 6-12 yaş olmak üzere iki gruba bölünen 185 çocuk katılmıştır. Dişeti sağlığının tayini için plak indeks (Silness-Löe) ve gingival indeks (Löe-Silness) kullanılmıştır. Diş sağlığı tayini ise dmf indeks sistemi ile yapılmıştır. Veriler Kruskal-Wallis test tekniği ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Birinci grupta (0-5 yaş) çürük oranı %41.6 bulunmuştur. Yirmibir çocukta hiç çürük gözlenmemiştir (%58,3). Çekilmiş bir diş tespit edilmiştir. İkinci grupta (6-12 yaş) çürük oranı %88'dir. Onyedi çocukta hiç çürük gözlenmemiş (%11,4). Yirmisekiz çocukta şiddetli gingivitis tespit edilmiştir (%18,7). İki grup arasında çürük diş sayısı ve gingivitis açısından istatis-tiksel olarak anlamlı bir fark olduğu bulunmuştur (p<0.001). Sonuç: Bulgularımız koruyucu diş hekimliği uygulamalarının erken çocukluk döneminde başlaması gerektiği görüşünü desteklemektedir. Özellikle düşük sosyo-ekonomik düzey gibi multifaktöryel durumlar ağız sağlığı üzerinde etkili olsa da koruyucu diş hekimliği uygulamalarının bu durumların etkisini azaltan bir uygulama olabileceği gözlenmektedir.