The purpose of this study was to examine meanings of leisure for adults and test the differences in the perceptions of leisure with regard to some independent variables (gender, marital status, activity, activity participation type). The participants of this study constituted of 336 female and 227 male adults who were selected convenience sampling. A Meaning of Leisure Scale-MLS which were adapted to Turkish culture by Gürbüz, Özdemir and Karaküçük (2007) were administrated to participants. Descriptive statistics, t-test, MANOVA, ANOVA and pearson correlation analysis were used to analyze the data. Analysis revealed that participants had the highest mean score in “Relation to Work” subscale and had the lowest mean score in “Goal Orientation” subscale. Besides, analysis indicated statistically significant differences in the mean scores of participants with respect to gender, marital status and activity type and there were also statistically significant correlations between MLS scores, education level and income.
Bu araştırmanın amacı; yetişkin bireylerin serbest zaman algılarını belirlemek ve bazı bağımsız değişkenlere (cinsiyet, medeni durum, aktivitelere katılım şekli) göre serbest zaman aktivitelerine yüklenen anlamın farklılaşıp farklılaşmadığını ortaya koymaktır. Araştırmanın çalışma grubunu, kolayda örnekleme yöntemi ile seçilen rekreasyonel aktivitelere katılan 336 kadın ve 227 erkek yetişkin birey oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak, Türkçe adaptasyonu Gürbüz, Özdemir ve Karaküçük (2007) tarafından yapılan “Boş Zamanın Anlamı Ölçeği-BZAÖ” kullanılmıştır. Veriler, betimsel istatistik yöntemler, tek faktörlü MANOVA, ANOVA ve Pearson Korelasyon testleri kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda, katılımcılar için en yüksek puan ortalamasının “İş İlişkisi” boyutunda, en düşük puan ortalamasının ise “Hedef Yönelimi” alt boyutunda olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca araştırma sonucunda, katılımcıların “Boş Zamanın Anlamı Ölçeği”nden aldıkları puanların cinsiyet, medeni durum ve aktivitenin programlı olup olmama durumu değişkenlerine göre anlamlı bir şekilde farklılaştığı; eğitim ve gelir durumu değişkenleri ile de arasında anlamlı ilişkilerin olduğu görülmüştür.