IV. Uluslararası Sağlık Kültür sempozyumları. Uluslararası Sağlık, Toplum ve Kültür Sempozyumu, Amasya, Türkiye, 7 - 10 Mart 2019, cilt.1, ss.50-57
Dünya çapında kadınlarda teşhis edilen bütün yeni kanser vakalarının yaklaşık dörtte biri meme
kanseridir. Türkiye’de tüm yaş gruplarındaki kadınlarda görülen kanser türleri içerisinde meme kanseri
ilk sırada yer almaktadır. Meme kanseri, zorlu hastalık sürecinin yanında bireylerde psikolojik
sorunlara da neden olabilmektedir. Kanser hastalarının tanı aşamasında, tetkik sonuçlarını beklerken,
yeni bir tedavi öncesi, tedavi değişimi, belirti ve bulgunun ortaya çıkması, nüks görülmesi, hastalık
çağrıştıran değişikliklerin hissedilmesi durumlarında anksiyete düzeyleri artmaktadır. Anksiyete gibi
depresyon da meme kanseri tanısında diğer yaygın bir tepkidir. Kanser depresyon ile ilişkili tıbbi
durumlar arasındadır ve bazı kemoterapötik ilaçlar depresyona neden olan ilaçlar arasındadır.
Kansere uyum güçlüğü ve çaresizlik algısı depresyon gelişiminde en önemli unsurlardır. Hemşireler
meme kanserli kadınlar için sadece fiziksel olarak bakım sağlamada değil aynı zamanda psikolojik
konularda da destek sağlamada büyük rolleri vardır. Bu çalışmanın amacı, meme kanserinde
anksiyete, depresyon ve hemşirelik üzerine yapılan çalışmaları inceleyerek, hemşirelere bu konuda
farkındalık ve bakış açısı oluşturmaktır.
Anahtar sözcükler: Anksiyete, depresyon, hemşirelik, meme kanseri