The chapter called “Analogies of Experience” in Kant's first Critique is important in terms of grounding the view that the unity of experience and the connections of perceptions must be established for a knowledge to be possible, in general. In this chapter, Kant tries to show that temporal proporties are not given to us with perceptions, on the contrary, that perceptions brought together in time through faculty of congnitions. In this regard, analogies of experience contain a priori principles of the necessary connections of perceptions in different temporal parts. In the analogies of experinece, Kant examines these temporal relations in three different forms of time as persistence, succession and simultaneity. So, in this study, it will be tried to show both how Kant explains these three concepts of time in analogies of experience and also, how objects persist in time and how appearances, which are not limited to only one moment, spread throughout time together with their parts.
Kant’ın I. Kritik’in “Deneyim Analojileri” olarak adlandırılan bölümü, deneyimin birliği ve genel olarak, bir bilginin olanaklı olması için algıların bağlantılarının kurulması gerektiğini görüşünü içermesi bakımından önemlidir. Bu bölümde Kant, temporal özelliklerin algılarla birlikte bize verilmediğini, tersine, algıların bilme yetileri yoluyla zamanda birlik altına getirildiğini göstermeye çalışır. Bu bakımdan, deneyim analojileri, farklı temporal bölümlerdeki algıların zorunlu bağlantısıyla ilgili a priori ilkeleri içerir. Kant, deneyim analojilerinde, söz konusu temporal bağıntıları süreklilik, ardışıklık ve eşanlılık olmak üzere üç farklı zaman biçiminde inceler. Buna göre, bu çalışmada hem Kant’ın deneyim analojilerinde zamanın bu üç kavramını nasıl açıkladığı hem de nesnelerin zamanda nasıl sürdüğü, aynı şekilde yalnızca tek bir anda sınırlı olmayan görünüşlerin parçalarıyla birlikte zaman boyunca nasıl yayıldıkları gösterilmeye çalışılacaktır.