Facial cellulitis of odontogenic origin is an
acute and diffuse inflammation of the subcutaneous tissue caused by
the infection of the teeth and/or dental supportive tissue. The aim of
this retrospective study was to evaluate odontogenic facial cellulitis in
a group of Turkish children. Material and Methods: A total of 34 children’s records were evaluated. They were applied to pediatric dental
clinic due to facial cellulitis for a period of one year. Some of the confounding factors related with facial cellulitis were questioned. Also, the
treatment and prognosis of the teeth were recorded. Frequency analysis was used in the distribution of the data, and the chi-square test was
used for statistical evaluation. Results: The facial cellulitis was generally located in mandibula (73.5%) and majority of them originated from
permanent teeth (64.6%) (p<0.05). It was determined 67.6% of the
cases was used antibiotics before applied to dental clinic. Due to severity of infection 26.5% of cases were hospitalized. In all cases originated
from primary teeth, the extraction of infected teeth was selected as a
treatment option (35.4%). Conclusion: Odontogenic facial cellulitis
may become life threating situation. To prevent facial cellulitis proper
dental treatments should be immediately applied when a dental problem
detects and regular dental follow ups should be scheduled.
Diş kaynaklı yüz selüliti, dişlerin ve/veya dişlere ait destek dokuların enfeksiyonunun neden olduğu deri altı dokusunun akut ve
yaygın iltihaplanmasıdır. Bu retrospektif çalışmanın amacı; bir grup
Türk çocuk hastada diş kaynaklı yüz selülitlerinin lokasyonunu, prognozunu ve buna eşlik eden faktörleri değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Toplam 34 çocuk hastanın kaydı değerlendirildi. Bir yıl süre ile
diş kaynaklı yüz selüliti şikâyetiyle çocuk diş hekimliği kliniğine başvuran hastalar dâhil edilerek, yüz selüliti ile ilişkili faktörler sorgulandı.
Ayrıca ilgili dişlerin tedavisi ve prognozu da kaydedildi. Verilerin dağılımında frekans analizi, istatistiksel değerlendirmede ise ki-kare testi
kullanıldı. Bulgular: Yüz selüliti genellikle alt çene (%73,5) yerleşimliydi ve çoğunluğu daimî dişlerden (%64,6) kaynaklanıyordu
(p<0,05). Olguların %67,6’sının başvurudan önce antibiyotik kullandığı belirlendi. Enfeksiyonun ciddiyeti nedeniyle olguların %26,5’i hastaneye sevk edilmiştir. Süt dişlerinden kaynaklanan tüm vakalarda
tedavi seçeneği olarak enfeksiyonlu süt dişlerinin çekiminin tercih edildiği tespit edildi (%35,4). Sonuç: Diş kaynaklı yüz selüliti, çocuk hastalarda hayatı tehdit eden bir durum hâline gelebilir. Yüz selülitini
önlemek için dental bir problem varlığı tespit edildiğinde derhal uygun
tedavi uygulanmalı ve düzenli takipleri planlanmalıdır.