Chain letters are texts sent by any person, addressed to the recipient by transmitting a specificstory, and demanding that the recipient follow certain instructions and that the content sent to him or her bereproduced and sent to others. The chain letters, written in many different forms and contents since theiremergence, make their recipients promise “luck and money, pray, happiness, peace”, enabling the text to bereproduced and sent to a certain number of people over a certain period. Chain letters are texts that warnabout bad luck if the instructions are not followed. Chain letters, while being distributed by writing intraditional ways, evolved into chain e-mails with the advent of computers and the internet, and later, chainletters that were often shared in social media such as Facebook and Twitter emerged. The last area ofpropagation of chain letters has been the instant communication app WhatsApp. Chain letters, which can bedescribed as contemporary/urban legends, have also benefited from the speed and anonymity of the internet,becoming more common than ever before in history. At the end of 2019 in Wuhan, China, COVID-19disease has become a global pandemic and a period of the peak for chain letters. The chain letters, fed by thedanger and obscurity of the epidemic, have become very quickly sent from person to person around the worldvia WhatsApp, an instant communication application. In this study, based on the hypothesis that themessages spread in relation to the COVID-19 pandemic on WhatsApp are a new and different form of chainletters, examined the similarities and differences between these messages and the traditional chain letters andwhether these messages. By analyzing four widely shared audio recordings and three text messages related tothe COVID-19 pandemic, the characteristics of the next generation of chain letters have been revealed.
Zincir mektuplar, herhangi bir kişi tarafından gönderilen, belirli bir hikâyeyi aktararak alıcıya hitap eden ve alıcının belirli talimatları yerine getirmesini ve kendisine gönderilen içeriğin çoğaltılarak başkalarına gönderilmesini talep eden metinlerdir. Ortaya çıktıkları günden beri birçok farklı form ve muhtevada yazılan zincir mektuplar, alıcılarını “şans ve para, hayır dua, mutluluk, huzur” gibi vaatlerde bulunarak, metnin çoğaltılarak belirli bir süre zarfında belirli sayıda kişiye gönderilmesini sağlamaktadır. Zincir mektuplar, talimatların yerine getirilmediği durumlarda ise uğursuzluk ve kötü şans getireceği konusunda ihtarda bulunan metinlerdir. Zincir mektuplar, geleneksel yollarla yazılarak dağıtılırken, bilgisayar ve internetin ortaya çıkmasıyla zincir e-postalara evrilmiş, daha sonrasında ise Facebook, Twitter gibi sosyal medya mecralarında sıklıkla paylaşılan zincir mektuplar ortaya çıkmıştır. Zincir mektupların son yayılım alanı ise anlık iletişim uygulaması WhatsApp olmuştur. Çağdaş/kentsel efsaneler olarak tanımlanabilecek zincir mektuplar, internetin hız ve anonimlik imkânlarından da faydalanarak, tarihte hiç olmadığı kadar yaygın bir hale gelmiştir. 2019 yılının sonunda Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkarak küresel anlamda bir salgına dönüşen COVID-19 hastalığının yaşandığı günümüzde, zincir mektuplar için bir zirve bir dönem yaşanmaktadır. Salgının tehlike ve bilinmezliğinden beslenen zincir mektuplar, anlık iletişim uygulaması olan WhatsApp aracılığıyla bütün dünyada çok hızlı bir biçimde kişiden kişiye gönderilir hale gelmiştir. Bu çalışmada, WhatsApp’taki COVID-19 salgınıyla ilgili olarak yayılan mesajların, zincir mektupların yeni ve farklı bir biçimi olduğu hipotezinden hareketle, bu uygulamadaki mesajların geleneksel zincir mektuplarla olan benzerliği ve farklılıkları ele alınarak, bu mesajların zincir mektupların yeni ve farklı bir biçimi olup olmadığı incelenmiştir. WhatsApp’taki mesajların ne şekilde zincir mektuba dönüştüğü ele alınarak, bu mecra üzerinde, COVID-19 salgınıyla ilgili yaygın olarak paylaşılan dört ses kaydı ve üç metin mesajı analiz edilerek, yeni nesil zincir mektupların özellikleri ortaya konulmuştur.