THE JOURNAL OF INTERNATIONAL SOCIAL RESEARCH, cilt.6, sa.26, ss.327-337, 2013 (Hakemli Dergi)
Günümüzde bilimsel dilin omurgasını taşıyan kuram evrim teorisidir. Çok çeşitli niceliksel değerlerin ve niteliksel değişimlerin dile aktarımında takınılan 17. yüzyıl kaynaklı tavır totolojik mantığa dayalı bir bilim dili meydana getirmektedir. Bu durum ise yeni karşılaşılan durumları tanımlamakta yeterli verimliliği sağlayamadığı gibi retorik sorununa da neden olmaktadır. Kuramın açıklayıcı yönü yüzeysel kalmakta, yeni ihtiyaçlara göre bir bilim dili oluşturma çabası yeni bir devrimsel etkiye gereksinim duymaktadır. Biz bu makalede kuramın tarihsel konumu ile karşılaşılan yeni durumlara yönelik olarak geliştirmeye çalıştığı dilsel tavrın, aşkınlığı dışlayan bir indirgemecilik ve sürekli bir yoksunluk durumu ile karşı karşıya kaldığını göstermeye çalıştık. Çalışmamızda totolojik bir mantığın yüzeyselliğini aşarak, genetik mantığın çeşitliliğine dayalı paradoksal bir anlayışın mümkünlüğünü önermekteyiz.
The most important tool between the mind and the outside world is language. The used language reflects that how the action of the human being was performed. In this article as an ontological the chaotic inner world of man with love will be associated. Article claiming that of the Oğuz polish is reflect the ontological basis of love. When analyzed the the most important examples of Oguz dialect, the form of repetitive processing of the theme of love is seen. Accordingly, with concept of love the essence of individuality finds in turkish its own meaning. In use of Turkish by the feeling of love, the meaning and the language universes can be ontologically identified. Key Words: Love, Oghuz, Language, Bipolar, Turkish, Ontologic