Bu makalede Wacquant'ın bir araştırmacı olarak kendine iki görev biçtiği ileri sürülmektedir. Bu görevlerden birincisi, araştırmacılara Bourdieu’yü anlatmak ve Bourdieu’nün kavramsal çerçevesinin akademik araştırmalarda, örneğin kent araştırmalarında, doğru bir biçimde kullanımını desteklemektir. Bu konuda Wacquant’a bir eleştiri, Wacquant Bourdieu'yle ilgili açıklayıcı bilgiler verir ve iyi örneklerin yanında, onun araştırmacılarca sıklıkla yanlış anlaşılıp, kullanıldığı durumları sergilerken, gerçekte kendi Bourdieu okumalarının da bir dolayım olduğu gerçeğini onun göz ardı etmesidir. Wacquant’ın ikinci görevi ise, cezalandırıcı devlet, ırk ve toplumsal sınıflar arasındaki ilişkiler, beden ve kent etnografisi gibi konularda kendi kuramlarını geliştirirken, yöntembilimsel olarak Bourdieu’nün ayak izinden gitmektir. Bu görevi altında, Wacquant'ın 20. yüzyıl sonuna özgü, iki başlı devlet (Centaur state) izleği birçok çalışmasında önemli bir belirleyici olarak yer aldı. Bu devlet tepede özgürlükçü (liberal) ve altta cezalandırıcıydı (paternalist). Bu makale öncelikle, Wacquant'ın bu görevlerini en iyi temsil eden çalışmalarını özetler. Ardından, ABD ve Fransa’nın geçen yüzyılın sonlarındaki toplumsal koşullarının Türkiye'deki geçerliliğini tartışır. Son olarak, Bourdieu’nün bürokratik alan gibi kavramsallaştırmaların Türkiye’deki güncel toplumsal ve siyasal bağlamı anlamaya ne ölçüde rehberlik edebileceğini inceler. Makale, güncel merkezileşme eğilimini devletin cezalandırıcı yüzünün liberal yüzüne ağır basması olarak yorumlar ve bu savı verilerle destekler.
This article argues that Wacquant undertakes two duties in his researches. One of these duties is to explain and promote in academic research, such as urban research the correct usage of Bourdieu’s conceptual framework. A trivial criticism to Wacquant in this regard is that he neglects that his own Bourdieu readings are also mediations, even though Wacquant provides explanatory analysis of Bourdieu by showing good and bad examples of applying Bourdieuan concepts. Wacquant’s second duty is to follow Bourdieu methodologically in developing his theories on the relationships among the penal state, race and social class, as well as body, and urban ethnography. Under this duty, Wacquant's Centaur state as a two-faced state of neoliberalism emerged as a significant determinant in most of his work. This state was liberal at the top, and paternalist at the bottom. This paper summarizes first, Wacquant’s most representative works for these duties. Next, it discusses the applicability of the social conditions of the late twentieth century USA and France for Turkey. Finally, it investigates whether Bourdieuan concepts like bureaucratic field could guide an endeavour to understand the current sociopolitical context in Turkey. The paper interprets the recent power centralization as the domination of state’s paternalism over its liberalism, and supports this argument with data.
