Çocuk nöroloji polikliniğinde dirençli epilepsi tanısı ile takip edilen çocuklarda düşük glisemik indeksli diyetin (LGI) etkisinin değerlendirilmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Beslenme Bilimleri Anabilim Dalı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2024

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: MERVE AHISKALI

Danışman: Pınar Sökülmez Kaya

Özet:

Bu çalışmanın amacı, Ketojenik diyet türlerinden biri olan Düşük Glisemik İndeks Diyetinin; dirençli epilepsili çocuklarda nöbet sıklıklarına, nöropsikolojik değerlendirmelerine ve bazı biyokimyasal parametrelerine etkisini gözlemlemektir. Çalışma, Ondokuz Mayıs Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Nöroloji Polikliniğine başvuran 10 dirençli epilepsili çocuk ile yürütülmüştür. Çalışmaya günlük 2'den fazla antiepileptik ilaç kullanmasına rağmen kontrol altına alınamayan nöbet geçmişi olan, epilepsi dışında başka bir metabolik hastalığı olmayan ve doktor tarafından Düşük Glisemik İndeks tedavisi için uygun görülenler dâhil edilmiştir. 10 kişilik çalışma grubunda hastalar 3 ay süre ile Düşük Glisemik İndeks diyetini yaş ve ağırlıklarına uygun olacak şekilde uygulamıştır. Çocukların kan bulguları, nöropsikolojik değerlendirmeleri ve nöbet sıklıkları diyet öncesi ve sonrası dönemde olmak üzere iki kere kaydedilmiştir. Böylece diyet tedavisi sonrasında çocukların nöbet sıklıkları, kan bulguları ve nöropsikolojik değerlendirmeleri ilk değerler ile karşılaştırılmıştır. Çalışma sonlanırken ailelere ve çocuklara beslenme eğitimi verilmiştir. Üç aylık diyet tedavisinin sonucunda 10 çocuktan 5'inin nöbet sayıları %14.2 - % 64.2 oranında değişmiştir. Nöbet geçirme sayısı ayda 1 ile 196 arasında değişmekteydi. Çocukların biyokimyasal bulgularında başlangıç HDL değeri 44,4± 7,9 iken çalışma sonunda 48,6±6,4 olmuştur (p=0,005). Başlangıç LDL değeri 79,6±33,3'den çalışma sonunda 78,1±32,4'e düşmüştür (p=0,049). AST değeri 27,8±7,1'den 24,8±5,4'e anlamlı olarak düşerken (p=0,028), başlangıç HBG değeri 11,9± 0,7 iken çalışma sonunda anlamlı olarak artmış ve 12,8±0,9 olmuştur (p=0,007). Bununla birlikte diyet sonrasında yaşa göre uygulanan nörosikolojik değerlendirme testlerinde (Denver ve Wisc-r) bir değişiklik bulunamamıştır. Düşük Glisemik İdeks diyeti uzmanlık gerektiren ve multidisipliner ekip çalışması ile uygulanması daha etkili olan bir tedavi yöntemidir. Bu çalışma ile Düşük Glisemik İndeks diyetinin çocukların aylık nöbet sayılarına olumlu etki ettiği, CHO tüketim miktarları ile nöbet sayıları arasında zıt yönlü bir ilişkinin olduğu ve Düşük Glisemik İndeks diyeti çocukların kan bulgularında olumsuz bir etki yaratmadığı gözlemlenmiştir. Sonuçlarımız umut vercidir.